Eskrim zordur. Hatta gerçekten çok zordur. İstediğiniz eskrim becerilerinizi bir üst seviyeye çıkarmak da olabilir, eskrime yeni biri de olabilirsiniz, ya da eskrime hevesli birinin ebeveyni de olabilirsiniz -çıktığınız bu yolculukta hata yapmanız kaçınılmaz olacaktır. Burada, çetin bir zorluk söz konusu olacaktır. Hayal kırıklığı yaşayacaksınız. Bu uğraşınız, bunaltıcı olacak. Ama bu iyi bir şey Öğrenmek de bu şekilde olur. Ama umulan odur ki, eskrim dalında en usta oyuncaların bile her zaman hata yaptığını bilmek size cesaret verecektir.
- “NEDEN” SORUSUNUN YANITINI BULMAMAK
Uğruna çabaladığınız daha büyük, daha önemli şeyler olduğunu ve bu yolculuk boyunca çetin zamanlardan geçeceğinizi unutmamanız gerekir. Şampiyonlar ve diğer insanlar arasındaki fark, işler zorlaştığı zaman şampiyonların pes etmemesi ve ne uğruna mücadele verdiklerini anlamalarıdır.
Mariel Zagunis, Üç Olimpiyat madalyası ve kadınlar kılıç dalında iki şampiyonluk ödülü sahibi
- SORU SORMAMAK
Ben küçükken, soru sormaktan ve merakımın dizginlerini serbest bırakmaktan biraz korkan bir çocuktum. Ancak şimdi bile, kendimi bir parça savunmasız duruma getirmemi gerektirse dahi, kendilerinden bir şeyler öğrenebileceğim insanları mutlaka arayıp buluyorum. Hatta benimle aynı seviyede olan rakip takımların eskrim oyuncularıyla bile konuşuyorum. Bir oyun sonrasında, “a, neden böyle yaptın?” diye soruyorum, ya da bir başkasının maçını beraber seyrediyoruz ve oyunda nelerin iyi, nelerin kötü olduğundan bahsediyoruz. Bu da, sonuç itibarı ile yaptığım işe daha fazla anlam katıyor ve benim mükemmeliyete daha hızlı ulaşmamı sağlıyor.
Daryl Homer, Olimpiyatlarda İki kez yarışmış Sporcu ve Büyükler Dünya şampiyonasında kılıçta gümüş madalya kazanan ilk Amerikalı
- BİR ROL MODEL BULMAMAK
Bir keresinde Vladimir Nazlymov* bana, ‘Sana benzeyen seveceğin bir eskrimci bul, sonrasında da bütün yapman gereken onu incelemek,” demişti. Benim için, bu isim uluslararası arenada Damien Touya (Dünya Şampiyonu ve kılıç dalında Olimpiyatlarda Ekip Şampiyonluğu bulunan Fransız Sporcu) idi, çünkü hemen hemen aynı yapıdaydık. Müsabakalarda ne kadar gözü kara olduğunu yakından inceleyip bayıldığım Touya, mücadele dışında bir insanın karşılaşabileceği en çekingen kişiydi. Amerika’da örnek aldığım eskrimci ise, Cliff Bayer oldu. Kendisi iki kez Olimpiyatlara katılan ve erkekler flöre dalında ilk dünya kupasını kazanan Amerikalıdır. Kendisini sürekli izledim, kulüpte izledim, turnuvalarda izledim, üniversite karşılaşmalarında, her yerde izledim. Çıktığı her karşılaşmada sanki hayatı pahasına savaşıyormuş gibi canla başla mücadele ederdi. Cliff’in üzerimde bir etkisi var mı diye soracak olursanız, tarzımın A’den Z’ye tümünün Cliff’in bir yansıması olduğunu söyleyebilirim; Cliff’in mücadele tarzı ve genel duruşu da buna dâhildir.
Keeth Smart, Olimpiyatlarda Üç Kez Yarışmış Sporcu, Erkekler Kılıç Takımında Gümüş Olimpiyat Madalyası Sahibi, dünyada Amerika’dan ilk kez 1 numaraya yerleşmiş eskrimci
*Erkekler kılıç dalında üçü altın olmak üzere toplam altı Olimpiyat madalyalı Sovyet eskrimci ve üniversite yıllarında Jason Rogers’ın antrenörü
- BİR DÜZEN OTURTMAMAK
Her turnuvaya gidişimde belirli bir düzen çerçevesinde hareket ederim. Saat gibi işleyen, kuralları belli bir düzendir bu. Mekâna iki saat erken giderim ve bu iki saatin her bir dakikası planlanmıştır. Kulağa sıkıcı gelebilir, ama bu düzene sadık kaldığınızda, olması gerektiği gibi bir ısınma süreci geçirdiğiniz için, daha iyi bir performans gösterme ihtimaliniz yükseldiği gibi, herhangi bir sakatlanma ihtimali de azalır. Bu, hiç sakatlanmayacağınız ya da her hamlenizden puan alacağınız anlamına gelmez, ancak bütün bu küçük adımlar, sizin genel yaklaşımınızı daha profesyonel kılan unsurlardır.
Richard Kruse, Erkekler Flöre Dalında Olimpiyatlarda Dört Kez Yarışmış İngiliz Eskrimci, Avrupa Şampiyonası Ekip Altın Madalya ve çok sayıda dünya kupası sahibi
- BİR ANTRENMAN PLANINIZIN OLMAMASI
2012 Olimpiyatlarına bir yandan eskrim yaparak, bir yandan çalışmalarımı sürdürerek, diğer yandan planlama yaparken, ayrıca kendi antrenörlüğü kendim de yaparak hazırlandığım dönemde, içinde bulunduğum günden Olimpiyatların başladığı güne kadar olan süreyi kapsayan bir takvim hazırlamıştım. Daha önümde bir buçuk yıl süre olmasına rağmen, önümdeki her bir günün ne olacağını, nasıl olacağını görmek ve Olimpik eleme sürecini meydana getiren bütün küçük aşamaları çok iyi kavramak istiyordum. Hangi seviyede olursanız olun, bu denli zor, büyük ve karmaşık bir işe giriştiğinizde, bunu tüm detaylarıyla görüp bir plan yapmak ve bu plana sadık kalmak son derece önemli bir yöntemdir.
Soren Thompson, Erkekler Epe Dalına Olimpiyatlarda İki Kez Yarışmış Sporcu, Erkekler Epe Takımı Dünya Şampiyonu
- MAĞLUBİYETLERE TAKILIP KALMAK
En iyi Sporcular, çabuk unuturlar. Ben de gördüm ki, kazandığınızda unutursunuz gider. Ama aynı şekilde, kaybettiğinizde de unutursunuz. Kariyeriniz bittiğinde, her şeyi tekrar incelemeye zamanınız olur, ama bence bu gerçekten hayatta birçok şeyi ele almanın en iyi yoludur. Bu yaklaşım hayatın her alanına uygulanabilir, örneğin iş hayatınızda bir terfi aldınız diyelim, teşekkür eder, işinize devam edersiniz. Terfi olmazsanız bile, yine de işinize devam etmeniz gereklidir. Bu benim daha 16 yaşındayken gerçekten benimsediğim bir yaklaşım oldu, kendi kendime, “Tamam işte, ağlamanın kimseye faydası yok. Kazansam da kaybetsem de, ne olursa olsun, bundan olumlu bir ders çıkarmaya gayret etmem lazım,” dedim.
Miles Chamley-Watson, Olimpiyatlarda İki Kez Yarışmış Sporcu, erkeklerde Büyükler Dünya Şampiyonu Kazanan ilk Amerikalı
- SÜRECE ODAKLANMAMAK
Hedefim basitti: kendimi geliştirmek. Eğer hedefiniz sadece kazanmaksa, kaybetmeye başladığınız an hayat çekilmez bir hal alır, o yüzden hedef insanın kendisini geliştirmesi olduğu zaman, hem bu konuda insan kendisini daha iyi hissediyor, hem de bu uğurda çalışması daha kolay oluyor. Hedef sadece kazanmak olursa ve kaybetmeye başlanıldığında, çoğu kişi spordan soğuduğuyla kalıyor. Böylesi bir durumda spor zevk alınan ve yapılmak istenen bir şey olmaktan çıkıyor ve artık yapmaktan nefret edilen bir görev haline dönüşüyor. Ben bunu hiç yaşamadım, çünkü bence spor esas itibarıyla, sizin en derininizde ne istediğinizle ve neyi elde etmeye çalıştığınızla ilişkili bir şey. Diğer bir deyişle, başarıyla tamamlamak istediğiniz şey, aslında bir sonuçtan ziyade bir süreç.
Soren Thompson, Erkekler Epe dalında Olimpiyatlarda İki Kez Yarışmış Sporcu, Erkekler Epe Takımı Dünya Şampiyonu
- SAKATLANMALARI ÖNLEMEYE ÇALIŞMAMAK
İnsan gençken hep ‘bana bir şey olmaz’ diyor, işte bu yüzden ben de her kulübe gittiğimde, ya maç ya da adım çalışmaları ile zaman geçirirdik, ancak açma, germe ya da ısınma için gerekli zamanı ayırmadığım durumlar da olurdu. Açma, germe ve ısınma, şimdiki aklım olsa çok daha farklı yaklaşacağım bir şey olurdu, çünkü bütün kariyerim sakatlıklarla geçti. Önemli bir diz ameliyatı ya da önemli bir sakatlık geçirdiğinizde, bir süre hareketsiz kalmak durumundasınız; spora döndüğünüzde de, bunları telafi edebilmek için fazladan çaba gösterirsiniz; dolayısı ile bu tür ameliyatlar ve sakatlıklar insanı ilave ameliyat ve sakatlık ihtimaline maruz bırakabiliyor.
Sakatlık ihtimalinin tamamen ortadan kaldırılamayacağının ben de Farkındayım, ama açma, germe, ısınma ve diğer önemli unsurlar gibi gençken göz ardı etiğimiz şeyleri uygulayarak vücudumu daha sağlıklı tutmaya daha fazla zaman ayırarak, bu riski en azından biraz daha azaltabilirdim.
Gerek Meinhardt, Erkekler Flöre Dalında Olimpiyatlarda Üç Kez Yarışmış Sporcu, erkeklerde Büyükler Dünya Şampiyonasında iki madalya kazanan ilk Amerikalı
- ESKRİMİ KAZANMAK İÇİN YAPMAMAK
Bu sporda bir parça deneyim kazanıldığında öğrenilmesi gereken bir husus da, kaybetmemeye Oynama kavramı ile nasıl başa çıkılacağıdır. Eskrim kazanmak için yapılmalıdır. Aldığınız risklerin hakkını vermeniz gerekir, yaptığınız işten ne kadar keyif alıp ne kadar anın içinde olur ve kendinizi hamlelerinize bırakırsanız, uzun vadede o kadar iyi sonuç alma ihtimaliniz olur.
Sada Jacoson, Kadınlar Kılıç Dalında Olimpiyatlara İki Kez Katılarak Üç Madalya Alan Sporcu
- İPLERİ ANTRENÖRE VERMEMEK (Ebeveynler için)
Ebeveynler eskrim sporu ile içli dışlı hale geldikçe, bir yandan eskrimciye daha iyi ne şekilde yardımcı olabileceklerini de daha iyi öğrenirler. Özellikle spora ilk başlayanlar için, verilebilecek en iyi destek, turnuvalarda çocuklara doğru beslenmelerini hatırlatmak (“Acıktın mı? Sana sandviç getireyim mi?”) ya da kaybettiklerinde destek vermek şeklinde ortaya çıkan tutumlardır (“Bugün elinden geleni yaptım. Helal olsun sana”). Ancak bazı ebeveynler çizmeyi aşarak, daha önce hayatlarında hiç eskrim yapmamış bile olsalar, bazen çocuklarının antrenörü de olmaya da çalışırlar ki (‘İşte tam orada saldırman gerekirdi!”), bu bir hatadır.
Cathy Zagunis, İki Olimpiyat madalyası sahibi Mariel Zagunis’in annesi
Olimpiyatlara katılmış sporcularla gerçekleştirdiğim kapsamlı röportajlar sonucu ortaya çıkan en yaygın 10 hatanın özetini çıkarttım. Ben de bu hataların tümünü (ve çok daha fazlasını) bizzat yaptım. Her şeyin doğru olmasını sağlamak adına verilecek kararların sayısı çok fazla çünkü. Ama zaten tecrübenin bize öğrettiği şey de, her zaman mükemmel kararlar vermek değil. Tecrübe bize, gerçekten önemli olan şeylerle ilgili en iyi kararları nasıl vereceğimizi öğretir.
Jason Rogers, Atina 2004 ve Pekin 2008 Olimpiyat Oyunları’nda temsil eden ve Pekin’de gümüş madalya kazanan Erkekler Kılıç Takımı’nın üyesi, eski olimpik eskrimci
Jason Rogers tarafından hazırlamış olan bu çalışmayı derleyen Altınyurt Spor Kulübü Milli eskrimcisi Alp Eyüpoğlu’na teşekkür ederiz.
Düzenleyen: Recep Koç
Kaynak: BETTER FENCER
Yazar: Jason Rogers
Çeviri: Alp Eyüpoğlu